Ana içeriğe geç
  1. Yazılar/

Rayların Üstünden

·1 dk

Topraklarımızı terk etmemeliydik.

Yaşlanmış olsak da gecelerimizde ateşler, danslarımızda serinlik vardı; ama ağaçlara baktıkça kitaplarımızı özlüyorduk ve sonunda şamanımız kıyametten sonraki seksen yılı devirdiğimizi söyledi. Ne kadar mutlu olduğumuzu göstermek, şükranlarımızı sunmak için takvim taşlarının önünde onu kurban ettik.

Ertesi sabah solumuzu batıya verip tren yolunu takip etmeye başladık.

Yer değiştirdiğimizi çok fark etmeden, birbirinin aynısı raylarda yıllarca yürüdük. Belki de sadece birkaç aydır, zamanı saymayı hatırlayan kimsemiz kalmadı. Sonunda tıpkı en yaşlının bize yol boyunca hatırlattığı gibi bir gar, gerçi bu yıkıldı yıkılacaktı, camları boyası falan çok kötüydü, karşımıza çıkıverdi.

Geceyi hepimiz orada geçirmek istedik.

Sabah, bizi yere basan insanlar tarafından uyandırıldık. Çıplaklardı, yüzümüze böğürüyorlardı, aralarında böğürüyorlardı… Güçlülerdi üstelik. Bizi birer birer köşeye götürdüler. Arkam dönük oturtmuşlardı, küfürleri, mücadeleyi, bütün sesi duyuyordum yine de. Dışarıdan elinde büyük bir taşla giren adam oraya gidince enseme kan sıçradı, gürültü azaldı. Yanıma birkaç kişi daha getirdiler. Bekliyoruz.